
Blue Prince: Beklentilerinizi Alt Üst Eden Bir Oyun Deneyimi
Uyarı! Blue Prince oyununun sonuna dair, 46. odayı geçmeyi de içeren büyük spoiler’lar içeren bir yazı okuyacaksınız. Devam ederseniz, kendinizi sorumlu tutun.
Blue Prince’i 100 saatten fazla oynadıktan sonra, oyunun gerçekte neyle ilgili olduğunu anladığımı hissettim. Bu oyun, gizem dolu yapısıyla oyuncuları kendine hayran bırakıyor.
Gizemli Mount Holly Konağı ve Çözülmemiş Bilmeceler
Kilit noktası, Mount Holly Konağı’nın zorlu ve karmaşık bilmecelerinin çözülmesiyle gelen bir günlük girişi oldu. Bu günlük, oyunun ana gizemini anlamak için olmazsa olmaz bir parçasıdır. Bu günlük, siyasi entrika ve aile trajedilerini, krallıkların yükselişini ve düşüşünü, devrimin alevlenmesini ve ideallerine hayat vermek için gereken fedakarlıkları yeniden ele alıyor.
Günlükte, Herbert Sinclair’ın ağabeyi Simon’ın ölümünden sonra keşfettiği bir şifreleme hakkında yazıldığı anlatılıyor. Annesi Lady Aurevei’nin ölümünden sonra Simon’ın bulduğu, dört harfli kelimelerle dolu ve aralarında görünürde hiçbir ilişki bulunmayan bir şifre. Bu şifreyi çözmek, gizemi anlamak için hayati önem taşıyordu.
Çözülemeyen Şifre ve Oyunun Asıl Anlamı
Simon yıllarca şifreyi çözmeye çalışmış, ancak başaramamıştır. Kardeşi Herbert ise, babasının aksine şifre çözmede yetenekli biriydi ve yıllarca uğraşmasına rağmen şifreyi çözememiştir. Bu da gizemi daha da derinleştirmiştir.
Herbert’in günlüğü, Blue Prince oyununun her sorunun cevabı yeni sorular doğurması fikrini destekliyor. Oyun, sizi sürekli olarak daha fazla gizemin içine çekmeyi amaçlıyor.
Oyunun ilerleyen kısımlarında, Simon’ın annesi Mary’nin bıraktığı daha derin bir gizem ortaya çıkıyor. Oyun boyunca bulunan ipuçları, Mary’nin Simon için bir bulmaca bıraktığını gösteriyor.
Herbert’in Simon’a yazdığı bitmemiş mektup, oyunun asla tam anlamıyla tamamlanamayacağı fikrini destekliyor. Bu bitmemişlik, oyunun gizeminin kalbinde yatıyor.
Sonsuza Dek Sürüp Giden Gizem: Blue Prince’in Asıl Anlamı
Oyun boyunca çözülen bilmeceler, yeni sorular doğuruyor. Oyuncular, sürekli olarak daha fazla gizemle karşılaşıyorlar. Lady Clara’nın odasında bulunan ve sonsuza dek süren bir sarmalın resmedildiği not, oyunun asla bitmeyen doğasını sembolize ediyor.
Yüzlerce saatlik oyun süresinden sonra bile, oyunun birçok gizemi çözülmemiş kalıyor. Bu, Blue Prince’i diğer bulmaca oyunlarından farklı kılıyor. Bazı ipuçları hiçbir yere götürmüyor, bu da oyunun gizemini daha da artırıyor.
Oyunun bitmemişliği, tam olarak oyunun vermek istediği mesajdır. Blue Prince, sadece cevapları bulmak ve bir sonuca ulaşmakla ilgili değil; kaybettiğimiz insanları yas tutmak ve onları asla tam olarak tanıyamayacağımızı kabul etmekle ilgilidir. Her çözülen bilmece, yeni bir bilmece doğurur, tıpkı hayatta olduğu gibi.
Blue Prince, hayatın her zaman tatmin edici bir sonla bitmediğinin farkında. Oyun, sürekli olarak devam eden bir döngüyü, sonsuza dek süren bir gizemi temsil ediyor.
Blue Prince’in amacı, eksikliğinde yatıyor. Gerçek son, oyunda değil, bizde gerçekleşiyor. Bu, barış yapmamız ve devam etmemiz gerektiğini anlamamızı sağlayan bir son. Oyunun en büyük gizemi, belki de hiç çözülemeyecek olmasıdır.
Sonuç: Blue Prince ve Sonsuza Dek Sürüp Giden Gizem
Blue Prince, tatmin edici bir son sunmuyor, ancak bu tam olarak oyunun amacı. Oyun, kaybettiğimiz insanları yas tutmak ve asla tamamen bilemeyeceğimiz gerçeğiyle yüzleşmekle ilgili. Her bulmacanın çözümü yeni bulmacalar getiriyor ve bu döngü sonsuza kadar sürüyor. Bu, Blue Prince’i diğer bulmaca oyunlarından ayıran ve onu benzersiz kılan en önemli gizemlerden biridir.
Sevgili TürkEspor’u takipçileri, umarım bu makale Blue Prince deneyiminizi daha iyi anlamanıza yardımcı olmuştur. Oyunun bitmeyen gizemi, sizi de büyüledi mi? Düşüncelerinizi yorumlarda paylaşmayı unutmayın!
Kaynak : https://www.gamespot.com/articles/blue-prince-doesnt-have-a-satisfying-ending-but-thats-the-point/1100-6532795/?ftag=CAD-01-10abi2f